Verimlilik Sistemi ile Kendimizi Geliştirme

19 Ocak’ta düzenlenen eğitimde “Zaman Yönetimi” konusunda farklı bir verimlilik sisteminden bahsettim ve katılımcıların olumlu dönüşlerini görme imkanımız oldu. Yaptığımız kısa ankette katılımcılardan ilginç yanıtlar aldık, bu yazıda bu yanıtları paylaşmak ve kısaca yorumlamak isterim.
Katılımcılara ilk sorduğum sorulardan biri “İş Yükünüzle ilgili nasıl hissediyorsunuz” oldu… Bu soruya gelen yanıtlar şu resmi oluşturdu..

Burada görebildiğimiz gibi daha çok olumsuz sözcükler kullanılmış, yoğun, stresli, yorgun, belirsiz, karmaşık, bunaltıcı, monoton gibi… Genelde çalışanlarımızın iş yoğunluğunun olması gereken yükün üzerinde olduğunu ve bu konuda gelişme ihtiyacı olduğunu görüyoruz. ABD’de yapılan bir çalışmada halen çalışma hayatında %25-%30 arasında verimlilik artışının mümkün olduğu saptanmış.

Daha sonra verimlilik sisteminin önemli parametrelerinden biri olan “istenen, planlanan konuda zaman harcamak” üzerine bir soru sordum, bu da “Hayatınızdaki önemli şeyler için ne kadar zaman boşluğunuz var” idi..

Burada görüyoruz ki katılımcıların %26’sı dengeli derken sadece %9’u “Hayatımın hakimi benim” diyebilmiş. Büyük çoğunluk %62 ile “Çok az” yanıtını vermiş. Burada gelen cevaplardan katılımcılarımızın özel hayatlarını ve iş yerindeki önemli konulara zaman ayırırken zorlandıklarını anlayabiliyoruz.

Sonra verimlilik vizyonu ile ilgili bölümde katılımcılara 1 yıl sonra kaynaklarla ilgili bir sorun hissetmeyecekleri şekilde bir verimlilik hayali kursalar, bu hayali hangi kelimelerle anlatacaklarını sordum. Yanıt şu şekilde geldi..

Gördüğümüz gibi burada da katılımcılar verimlilik planlarıyla ilgili “mutluluk, sakinlik, dinlenmiş, rahat, doyumlu, huzurlu, enerjik” gibi olumlu kelimeleri kullandılar.

Verimlilik sisteminin içinde bir “yapılmayacaklar” listesi yaptık ve katılımcılardan bunu ekrana yansıtmalarını istedim.

Burada aslında katılımcılarımızın kendi istekleriyle bir çok gereksiz aktiviteyi tespit ettiklerini ve yapılmayacaklar listelerini bu gereksiz aktiviteleri yok ederek oluşturduklarını gördük.

Son olarak erteleme bölümünde en çok hangi mazeretlerin kullanıldığını sordum…

Görüyoruz ki hepimiz erteleme yapıyoruz ve en çok “bu iş için vaktim yok”, “Modum iyi değil” ve “Çok işim var” mazeretlerini kullanıyoruz. Bu konuda da çözüm önerilerini katılımcılar ile paylaştık.

Siz ertelerken hangi mazereti kullanıyorsunuz?

Bertay Fişekçi
Çalışan Bağlılığı Danışmanı
Profesyonel Koç